YABANCI BOŞANMA KARARLARININ NÜFUS KÜTÜĞÜNE TESCİLİ (TÜRKÇE VE ALMANCA)

Şenel Hukuk > Uncategorized  > YABANCI BOŞANMA KARARLARININ NÜFUS KÜTÜĞÜNE TESCİLİ (TÜRKÇE VE ALMANCA)

YABANCI BOŞANMA KARARLARININ NÜFUS KÜTÜĞÜNE TESCİLİ (TÜRKÇE VE ALMANCA)

Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları için Milletlerarası Özel Hukukta Aile Hukukuna ilişkin önemli yenilikler getirilmiştir. Bu yenilikle, taraflar yabancı ülke adli veya idari makamlarınca verilen boşanma kararları, tanıma ve tenfiz yoluna başvurmaksızın nüfus kütüğüne tescil edilebilmektedirler. Böylece yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarına bu yeni uygulama ile tarafların Türkiye’deki boşanma süreci kısalaştırılmış ve kolaylaştırılmıştır. Söz konusu yenilik 07.02.2018 tarihinde yürürlüğe girmesine rağmen 2020 yılında değişikliğe uğramıştır.

5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun 50. ve 58. maddelerine göre; Yabancı mahkemelerce hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş kararların ancak tanıma ve tenfiz yoluyla Türk Hukukunda kesin hüküm ve kesin delil etkisi yaratması ve icra kabiliyeti kazanması hükmolunmuştur. Dolayısıyla yurt dışında boşanan eşler bu hükme göre, Türkiye’de boşanmamış sayılıyor ve yeniden evlenmeleri engellenmiş oluyordu. Taraflar hem yurt dışında hem de Türkiye’de adli makamlara başvurmak mecburiyetindeydi.

2018 yılında 690 sayılı KHK ile 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa 27/A maddesi eklenerek, tarafların yurt dışında sonuçlanan boşanmaya, evliliğin butlanına, iptaline veya evliliğinin mevcut olup olmadığının tespitine ilişkin verilen kararlar Türkiye’de de kabul göreceği hükmolunmuştur. Böylelikle yabancı kararlar tanıma ve tenfiz yoluna başvurmaksızın Türkiye’de doğrudan tescil edilebilmektedir ve kendiliğinden (ipso iure) sonuç doğurmaktadır.

Yabancı boşanma kararlarının Türkiye’de tescili için dikkat edilmesi gereken koşul; kararların bizzat veya vekilleri aracılığıyla tarafların birliktebaşvurmasıdır. Birliktelik unsuru zorunlu olmayıp, taraflar başvurularını aynı anda birlikte veya ayrı zamanlarda yapabilir. Ayrı ayrı müracaat edilmesi durumunda her iki müracaat arasındaki süre 90 günü geçemez. Taraflardan birinin talepte bulunmaktan kaçınması halinde, Türkiye’de tanıma davası açılarak yabancı karar sonuç doğracaktır.

25.03.2020 tarihinde “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya taraflardan birinin ölmüş ya da yabancı olması halinde Türk vatandaşı olan diğer taraf veya vekilinin tek başına” ibaresi eklenmiştir. Böylelikle taraflardan birinin ölmüş ya da yabancı olması halinde Türk vatandaşı olan diğer taraf veya vekilinin tek başına başvurması yeterli olacaktır.

Doğrudan tescil edilebilen kararlar, sadece boşanmaya, evliliğin butlanına, iptaline veya mevcut olup olmadığının tespitine ilişkin olarak verilen kararlardır. Yabancı karar, verildiği devlet kanunlarına göre yetkili adli veya idari makam tarafından verilmiş olmalıdır. Bu kararın verildiği ülke hukukuna göre usulen kesinleşmiş ve Türk kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması şartlarıyla nüfus kütüğüne tescil edilebilmektedir. Bu imkan sadece Türk vatandaşlarına tanınmıştır. Yabancı kararın tescili için evlilik bir kararla sona ermiş olmalıdır. Gaiplik ve ölmüş sayılma kararıyla evlilik bağı kendiliğinden ortadan kalkmadığı için bu kararı, NHK m. 27/A uyarınca tescili mümkün olmayacaktır.

Eşlerin tescil talebinde bulunmaksızın tanıma talebinde bulunması mümkün değildir. Zira NHK m. 27/A’nın üçüncü fıkrasına göre, MÖHUK uyarınca bir tanıma kararının verilebilmesi, tescil kararının reddine bağlıdır.

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 27/A maddesine dayanılarak Yabancı Ülke Adli ve İdari Makamlarınca Verilen Kararların Nüfus Kütüğüne Tescili Hakkında Yönetmeliği hazırlanmıştır. Bu yönetmeliğin amacı; yabancı ülke adlî veya idarî makamlarınca boşanmaya, evliliğin butlanına, iptaline veya mevcut olup olmadığının tespitine ilişkin verilen kararların aile kütüğüne tescilini düzenlemektir.

Yurt dışındaki boşanma kararlarının tanınması başvurusu; Yönetmeliğin 5. maddesi gereğince, kararın verildiği ülkedeki dış temsilciliklere, yurt içinde ise taraflardan birinin yerleşim yeri il müdürlüğüne; Türkiye’de yerleşim yeri yoksa Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya, Kahramanmaraş, Samsun, Siirt, Sivas, Trabzon, Şanlıurfa ve Van il müdürlüklerinden birine yapılır.

İbrazı zorunlu tutulan belgeler ise:

  • Başvuru Formu,
  • İlgili kararın aslı ile Apostil şerhli Türkçe tercümesi,
  • Kesinleşme şerih yok ise kararın verildiği ülke kanunlarına göre kesinleştiğine dair belge ile Apostil şerhi tatbik edilerek onaylanmış Türkçe tercümesi,
  • Kimlik veya pasaport fotokopileri,
  • Vekil aracılığı ile yapılacak müracaatlarda noter tarafından düzenlenen fotoğraflı özel vekaletname,
  • Yabancı ülke adlî veya idarî makamlarınca verilen kararlarla ilgili daha önce Türk mahkemelerinde açılmış ve halen görülmekte olan dava dosyası bilgileri ile varsa kararların daha önce Türk mahkemelerince kesin hükme bağlanmış olduğuna ilişkin mahkeme kararının aslı veya fotokopisi ya da Türk mahkemelerinde halen devam eden bir dava yahut tanımanın Türk mahkemelerince evvelce reddedildiğine dair karar bulunmadığı yönünde adli makamlardan alınan belge.

Başvuruda belgelerde eksiklik tespit edildiğinde, bu eksikliklerin tamamlanması için doksan günlük süre verilir. Bu süre içinde eksik belgelerin tamamlanmaması halinde başvuru reddedilir.

Mevzubahis yeniliğin Türkiye’ye getirilmesi tartışmalı bir husustur ve çoğu yabancı ülkede böyle bir düzenleme mevcut değildir. Alman hukukunda EGBGB m. 17 gereğince bir evliliği ancak Alman mahkemelerce sonlandırılacağı belirtilmiştir. Türk veya yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan kararların Almanya’da geçerliği olmadığından ayriyeten Almanya’da tanıma ve tenfiz yoluna başvurulması gerekmektedir. Danimarka harici Avrupa Birliği Üyeleri için ise ayrı bir düzenleme getirilerek adli makamlara başvurmaksızın boşanma kararları Avrupa Birliği Devletleri içerisinde sonuç doğurmaktadır.

DİE ANERKENNUNG AUSLÄNDISCHER SCHEIDUNGSURTEILE IN DER TÜRKEI

Seit dem 07.02.2018 gibt es in der Türkei neue Regelungen bezüglich der Anerkennung ausländischer Scheidungsbeschlüsse. Durch diese gesetzliche Erneuerung ist es möglich, ohne ein eingeleitetes Anerkennungsverfahren vor den türkischen Gerichten das im Ausland bestandskräftige Scheidungsurteil auch im türkischen Melderegister einzutragen. Somit ist das Scheidungsverfahren für binationale Ehen vereinfacht worden.

Grundsätzlich muss gemäß Art. 58 des Gesetzes Nr. 5718 über das internationale Privat- und Zivilverfahrensrecht ein Antrag auf Anerkennung vor den türkischen Gerichten erfolgen. Ohne ein solches Verfahren sind ausländische Urteile jeder Art in der Türkei nicht rechtskräftig. Folglich waren die Parteien verpflichtet zwei gerichtliche Verfahren einzuleiten um sich scheiden zu lassen. Dadurch entstanden doppelte Gerichts- und Anwaltskosten. Erst mit einem türkischen Scheidungsbeschluss konnten sich bereits geschiedene Ehegatten Änderungen in den Personenregistern vornehmen. Ohne eine Änderung im Personenregister ist eine weitere Ehe auszuschließen.

Mit dem rechtskräftigen Dekret Nr. 690 wurde die Anerkennung ausländischer Scheidungsbeschlüsse in der Türkei vereinfacht. Statt einem weiteren Klageverfahren genügt es seither bei der zuständigen Behörde einen Antrag auf Anerkennung zu stellen. Zu beachten ist, dass nur Gerichtsurteile anerkannt werden, welche eine Scheidung, Aufhebung oder Nichtigerklärung der Ehe beinhalten. Vereinbarungen bezüglich Unterhaltsansprüchen beziehungsweise Scheidungsfolgen werden von den zuständigen Behörden nicht anerkannt. Ein Antrag ist nur möglich, wenn das Klageverfahren abgeschlossen ist und kein offensichtlicher Widerspruch zum türkischen Recht besteht. Beide Parteien müssen einen Antrag stellen und türkische Staatsbürger sein. Es ist nicht erforderlich, dass beide gemeinsam und gleichzeitig einen Antrag stellen. Den Antrag kann jeder eigenständig stellen. Zu beachten ist nur, dass nach dem ersten Antrag die darauffolgende Beantragung innerhalb von 90 Tagen sein muss. Ansonsten ist der Antrag nicht gültig. Wenn die Parteien in Deutschland leben, können sie diesen Antrag beim örtlich zuständigen türkischen Konsulat stellen. Im Falle der Verweigerung einer Partei besteht die Möglichkeit einer Anerkennungsklage vor türkischen Gerichten.

Seit dem 25.03.2020 ist es in Sterbefällen möglich einen solchen Antrag selbstständig oder durch einen Bevollmächtigten zu stellen. Auch ist dies möglich, wenn einer der Parteien nicht türkischer Staatsbürgerschaft ist.

Benötigte Unterlagen für einen Anerkennungsantrag:

  • Antragsformular,
  • Entscheidung mit Rechtskraftvermerk möglichst mit Tatbestand, Entscheidungsgründen und Apostille,
  • Beglaubigte Übersetzung der Entscheidung,
  • Kopie des Reise- oder Personalausweises
  • Schriftliche Vollmacht, falls der Antrag durch einen Bevollmächtigten gestellt wird,
  • Im Falle, dass in der Türkei ein Verfahren eingeleitet wird müssen die dazugehörigen Unterlagen eingereicht werden.

Bei der Feststellung von fehlenden Unterlagen müssen diese innerhalb von 90 Tagen eingereicht werden. Falls die fehlenden Unterlagen nicht eingereicht werden wird der Antrag abgelehnt.

Aufgrund dessen, dass grundsätzlich Gerichtsurteile nur unmittelbare Rechtswirkung in dem Staat entfalten in dem sie erlassen worden sind, müssen ausländische Entscheidungen um in Deutschland rechtswirksam zu werden durch die Landesjustizverwaltung anerkannt werden. Somit besteht ein ähnliches Verfahren auch wenn man ein türkisches Scheidungsurteil in Deutschland anerkennen lassen möchte. Eine Ausnahme besteht für Mitgliedstaaten der Europäischen Union -außer Dänemark-, diese ausländischen Urteile sind ohne Antrag und förmliches Anerkennungsverfahren auch in Deutschland rechtskräftig.

STJ. AV. ZEHRA BÜYÜKDAĞ

Yorum Yok

Yorum Bırak